Femur kemiğinin üst kısmında meydana gelen kırıklar “kalça kırığı” olarak ifade edilmektedir. Kalça kırıkları ileri yaştaki kişilerin acile en sık başvuru nedenlerinden birisidir. Günümüzde kemik erimesi yani osteoporoza bağlı gelişen kalça kırıklarının sayısı dünya genelinde gün geçtikte artmaktadır. Yapılan çalışmalar 2050 yılında kalça kırığı vaka sayısının 6 milyona ulaşacağını göstermektedir4. Bu nedenle kalça kırığına neden olan faktörlerin dikkate alınması; kırığın nedenleri ve belirtilerine yönelik farkındalık sağlanması ile uygulanacak tedavi seçeneklerinin değerlendirilmesi önemlidir.
Bu yazımızda; kalça kırığı nedir? Femur kemiği kırığı çeşitleri, belirtileri ve nedenleri nelerdir? Kalça çıkığı tedavisi nasıl olur? Kalça kırığı ameliyatı sonrası iyileşme süresi ne kadardır? Sorularının cevaplarını bulabilirsiniz.
İçindekiler:
- Kalça Kırığı Nedir?
- Femur Kemiği Kırığı Çeşitleri
- Femur Kemiği Kırığı Belirtileri Nelerdir?
- Femur Kemiği Kırığı Neden Olur?
- Kalça Kırığı Tedavisi
- Femur Kemiği Kırıklarında Ameliyat Dışı Tedavi
- Kalça Kırığı Ameliyatı
- Kalça Kırığı Ameliyatı Sonrası İyileşme Süreci Nasıldır?
- Kalça Kırığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?
- Kalça Kırığı Ameliyatı Sonrası Komplikasyonlar Nelerdir?
Kalça Kırığı Nedir?
Kalça eklemi, bacağımızda femur kemiği (uyluk) ile pelvis (leğen) kemiğinin buluştuğu bir “top ve yuva” şeklindeki eklemdir. Ekleminin “top” kısmı uyluk kemiğinin başıdır. Yuva kısmı ise leğen kemiğindeki fincana benzeyen oyuk bir yapıdır ve “asetabulum” olarak adlandırılmaktadır. Peki, kalça kırığı nedir ve kalça ekleminin hangi bölgesinde görülmektedir?
Femur kemiğinin üst ucunda oluşan kırıklar “kalça kırığı” olarak ifade edilmektedir. Femurun üst bölümündeki yapılar; femur başı, femur boynu, küçük trokanter ile küçük trokanterin arasındaki intertrokanterik bölge ve bu hattın 5 cm altındaki subtrokanterik bölgeden meydana gelmektedir (Şekil 1). Kalça kırıkları bu farklı bölgelerde oluşma durumlarına göre çeşitlilik göstermektedir.
Femur Kemiği Kırığı Çeşitleri
Kalça kırığı çeşitleri; femur başı kırığı, femur boyun kırığı, intertrokanterik kırık ve subtrokanterik kırık olarak 4 gruba ayrılmıştır. Bunlar arasında femur boyun kırıkları ve intertrokanterik kırıklar kalça kırığının en sık görülen tipleridir.
Femur Boyun Kırığı
Femur boyun kırıkları, femur başının altındaki kısımda görülmekte olup; femur başından ayrılmış (deplase) ve ayrılmamış (nondeplase) kırıklar olarak iki farklı şekilde görülebilmektedir.
Femur boyun kırığı, femur başına kan akışını engelleyebilen önemli kırıklardır. Özellikle ayrılmış veya deplase olarak ifade edilen femur boyun kırıklarında bozulan kan akımı; hem kırığın iyileşmesini zorlaştırmakta hem de femur başında nekroza neden olabilmektedir.
İntertrokanterik Kırık
Femur boynunun altında yer alan büyük ve küçük trokanter adındaki dışa doğru olan çıkıntılar arasındaki geniş bölgede görülebilmektedir. Bu kırıklar intertrokanterik bölgede ayrılmamış (nondeplase) kırıklar; ayrılmış ve iki veya daha fazla parçalı kırıkların oluşmasına neden olabilmektedir.
Subtrokanterik Kırık
Subtrokanterik kalça kırığı ise bu alanın altındaki alanda meydana gelen kırılmalardır. Subtrokanterik kırıklar, kalça kırıklarının yaklaşık % 7-20’sini oluşturmaktadır.
Femur Başı Kırığı
Kalça ekleminin en önemli yaralanmalarından biri olan femur başı kırığı ise kalça kırıklarının %1’inden azını oluşturan nadir kırıklardandır. Femur başı kırıkları; ayrılmış (deplase) veya ayrılmamış (nondeplase) olarak iki farklı şekilde gerçekleşebilmektedir.
Ayrıca yüksek enerjili travma sonrası meydana gelen femur başı kırığıyla birlikte travmatik kalça çıkığı, femur boyun kırığı ve asetebulum kırığı da görülebilmektedir.
Femur Kemiği Kırığı Belirtileri Nelerdir?
Kalça kırığı belirtisi tipik olarak aniden ortaya çıkabileceği gibi bazen yavaşça ortaya çıkarak zamanla kötüleşebilmektedir. Kalça kırığı belirtileri şunlardır:
- Bacak üstüne basıp, yürüyememe,
- Uyluk, kalça, kasık bölgesinde ağrı.
- Kalçadan bacağa doğru yayılan ağrı,
- Uylukta dize doğru yayılan ağrı,
- Kalçayı döndürürken rahatsızlık hissi ve ağrı,
- Kalçanın etrafında morarma ve şişlik,
- Kalça kırığının olduğu bacağın kısalması,
- Kırığın görüldüğü kalçadaki ayak ve dizin dışa veya içe dönük durması,
- Ayakta duramamak veya bacağınıza ağırlık verememektir.
Ancak unutulmamalıdır ki, femur kırığı her zaman morarma, ayakta duramama veya yürüyememeye neden olmayabilmektedir. Özellikle kemik erimesine bağlı kendiliğinden oluşan femur çatlakları ilk dönemlerde yalnızca ağrı ile kendini gösterebilmektedir.
Femur Kemiği Kırığı Neden Olur?
Kalça kırığı genç yaştaki kişilerde trafik kazaları ve yüksekten düşme gibi yüksek enerjili travmalar veya spor yaralanmaları (stres kırıkları) sonucunda görülürken; yaşlı kişilerde kemik erimesine (osteoporoz) bağlı olarak düşük enerjili travmalarda (takılıp düşmek, evde düz zeminde yürürken düşmek, banyoda ayağın kayıp düşülmesi gibi durumlarda) görülebilmektedir.
Kemik erimesi (osteoporoz), kemik yoğunluğunun azalmasına neden olarak kişilerin kırıklara karşı daha duyarlı hale gelmesine neden olmaktadır. Yaşlılarda kalça kırığının daha fazla görülmesinin en önemli nedeni ilerleyen yaşla birlikte gelişen kemik erimesi sonucunda kemik yoğunluğunun azalmasıdır.
Özellikle kadınlarda menopoz dönemi sonrası östrojen seviyesindeki düşme kemik yoğunluğunu daha hızlı kaybetmelerine neden olmaktadır. Bu durum kalça kırıklarının kadınlarda, erkeklerden 2 ila 8 kat daha fazla görülmesini de açıklamaktadır . Aslında sağlıklı bir kemikte hasar oluşturmayacak olan basit travmalar bile kemik erimesi olan hastalarda femur kemiği kırığı ile sonuçlanabilmektedir.
Yaşlılarda karşılaşılan femur boyun kırıklarının diğer nedenleri arasında; yürüme bozuklukları, baş dönmesi, kullanılan ilaçlar ve denge kaybına bağlı basit düşmeler sayılabilir.
Kalça Kırığı Tedavisi
Kalça kırığı tedavisinin belirlenmesi için öncelikle kırık oluşumunun bir Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı doktor tarafından teşhis edilmesi gerekmektedir.
Femur kırıklarında fizik muayene sonrası röntgen görüntüleri ile kırığın nerede olduğu tespit edilerek tanı konulmaktadır. Ancak röntgen görüntülerinde bir kırık oluşumu saptanamıyorsa doktorunuz MR (Manyetik Rezonans Görüntüleme) ve BT (Bilgisayarlı Tomografi) gibi diğer radyolojik tetkiklere başvurabilmektedir. Peki, tanı sonrası uygulanabilecek tedavi seçenekleri nelerdir?
Kalça kırığı tedavisinde uygulanacak olan seçenekler her hastaya özeldir ve tedavi seçeneğinin belirlenmesinde; hastanın; yaşı, genel sağlık durumu, ek hastalıkları, kırık tipi ve kemik yoğunluğu yol gösterici olmaktadır. Peki, ameliyatsız kalça kırığı tedavisi mümkün müdür? Kalça kırığı ameliyatı seçenekleri nelerdir?
Femur Kemiği Kırıklarında Ameliyat Dışı Tedavi
Femur kemiğinde oluşan ayrılmamış (nondeplase) kırıklarda, eğer hastanın sağlık durumu ameliyata müsaade etmiyorsa ameliyatsız tedavi seçeneği tercih edilebilmektedir. İyileşme sürecinde hastanın yürümesi yasak olup yatak istirahati önerilmektedir. Ancak uzun süreli yatak istirahati ve hareketsizlik özellikle yaşlı hastalarda ek tıbbi sorunlara yol açarak yaşamı tehdit edebilmektedir.
Ameliyat dışı tedavi seçeneğinde, kırıkta kaynamama riski olabileceği için röntgen görüntülerinin ortopedi doktoru tarafından yakın takibi gerekmektedir.
Kalça kırığı tedavisindeki asıl amaç hastanın fonksiyonlarının geri kazandırılmasıdır. Bu nedenle hastanın ameliyat olması çok riskli değil ise cerrahi tedavi önerilmektedir.
Kalça Kırığı Ameliyatı
Kalça kırığı ameliyatlarında hangi cerrahi seçeneğin uygulanacağı; kırığın nerede olduğuna, derecesine, tipine, ayrılıp ayrılmadığına (deplase-nondeplase), hastanın yaşına ve sağlık durumuna göre karar verilmektedir. Cerrahi tedavi seçenekleri şunları içermektedir:
- Femur kırığı internal fiksasyon ameliyatı: Femur kemiği kırığının kaynaması için kırık bölgesinin plak-vida sistemleri ve özel kalça çivileriyle bir arada tutulması işlemidir.
- Total-kısmi kalça protezi ameliyatı: Kaynaması zor veya ayrılmış (deplase) kalça kemiği kırıklarında femur başı ve leğen kemiğinin yuva kısmındaki kemikler çıkarılarak protez yerleştirilmektedir. Özellikle femur başı kırığında kalça ekleminin top kısmına kan akımının bozulmasından dolayı veya femur boyun kırıklarının kaynamasının zor olması nedeniyle total veya kısmi kalça protezi ameliyatı gerekmektedir.
Kalça Kırığı Ameliyatı Sonrası İyileşme Süreci Nasıldır?
Kalça protezi ameliyatı sonrası yürüme; hastalar ameliyat günü veya bir gün sonra destek ile yürümeye başlayabilirler. Oturma, kalkma, merdiven inip çıkma gibi hareketleri dengeli bir şekilde zorlanmadan yapabilen hastalar, sağlık durumları kontrol edildikten sonra hastaneden taburcu olabilirler.
Ayrıca kalça kırığı ameliyatı sonrası fiziki tedavi uygulanması; hareketliliğin arttırılması, kasların güçlendirilmesi ve kilo kontrolünün sağlanması önemlidir. Kalça protezi ameliyatı sonrası hastaların gündelik yaşam ve alışkanlıklarına dönme süresi 8-10 hafta sürebilmektedir.
Plak, vida veya çiviyle fiksasyon kalça kırığı ameliyatı sonrası iyileşme süresi 8-12 haftadır. Kalça kırığında uygulanan bu ameliyat sonrası yürüme sırasında ilk zamanlarda kısmi olarak yere basabilirken; ilerleyen süreçte ameliyatlı kalça tarafına verilen yük arttırılarak yürüyebilmektedirler.
Kalça Kırığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Kalça kırığı tedavi edilmediğinde bir süre sonra yürüyemez hale gelebilmektedir. Bu durum ise hastanın hareket kabiliyetlerinin azalmasına neden olarak ileride yatağa bağlı hale gelmesine neden olabilmektedir.
Ayrıca kalça kırıklarına en kısa sürede müdahale edilmemesi halinde, kalçadaki hasar giderek kötüleşebilmektedir. Bu durum ise sonradan gerçekleştirilecek kalça kırığı ameliyatlarında komplikasyon riskinin artmasına neden olmaktadır. Özellikle kemik erimesi hastalığı olan yaşlılarda; kalça kırıklarının tedavi edilmemesi çok daha ciddi sorunlara yol açabilmektedir.
Kalça Kırığı Ameliyatı Sonrası Komplikasyonlar Nelerdir?
Her ameliyatta olduğu gibi kalça kırığı ameliyatlarında da olası risk ve komplikasyonlar bulunmaktadır. Kalça kırığı ameliyatı sonrası oluşabilecek komplikasyonlar şunlardır:
- Kırıkların birleşmemesi, kaynamaması: Kalça kırığı internal fiksasyon ameliyatı sonrası femur kemiği kırıklarının kaynama süresi uzun sürebileceği gibi, bazen kırıkların tam olarak birleşmediği durumlar da görülebilmektedir.
- Enfeksiyon: Femur kırıklarında ameliyat sonrası görülen komplikasyonlardan biri enfeksiyondur. Kalça kırığı ameliyatı sonrası enfeksiyonun görülme oranı ise % 1-4 arasındadır.
- Femur başı avasküler nekrozu: Femur kırıklarında avasküler nekroz, ayrılmış (deplase) femur kırıklarında görülebilen bir durumdur. Kalça ekleminin top bölümünü oluşturan femur başının kanlanmasının bozulması sonucu kemik yitimi oluşur ve baş top şeklini kaybeder.
- Femur boynunun kısalması: Femur boyun kırıklarında femur boyunun kısalması yaygın olarak görülen bir komplikasyondur.
- Mortalite (ölüm oranı): Özellikle yaşlılarda kalça kırığı ameliyatı sonrası ölümler görülebilmektedir. Yapılan araştırmalar, kalça çıkığı ameliyatı sonrası ölüm oranlarının; ameliyat sırasında ve hastanede %15, bir yıl sonrasında ise yaklaşık %30 olduğunu göstermektedir.
Kalça kırığına erken müdahale edilmesi ameliyat sonrası oluşabilecek komplikasyonların azalmasını sağlamaktadır. Bu nedenle femur kemiği kırıklarının tedavisinde; hastanın genel sağlık durumuna uygun en kısa sürede cerrahiye alınması önerilmektedir. Ayrıca günümüzde uygulanan modern tedavi yöntemleri, gelişen implant ve teknolojiler sayesinde söz konusu risklerin önemli ölçüde azaltıldığı da bilinmektedir.
Eğer siz de kalça sağlığınızla ilgili problemler yaşıyorsanız; kemik erimesi hastalığı ile mücadele ederken kalça ağrılarınız artmaya devam ediyorsa; uzman görüşü almak için yakın zamanda çektirdiğiniz röntgen veya MR görüntülerini bize gönderebilir, sorularınızı yorumlarda paylaşabilirsiniz.