Paylaş
Bize Danışın
Göz Atın
Kapalı
BlogKalça

Kalça Eklem Anatomisi

Kalça eklemi, insan vücudunun ağırlığını taşıyan en büyük eklemdir. Kalça anatomisinde leğen kemiğinin sağ ve sol tarafına oturan kalça eklemleri, bir yandan üst gövde ve omurgayı sabit ve dengede tutarken, bir yandan da koşma, yürüme, çömelme gibi bacak hareketlerine izin verir.

Özellikle kalça anatomisi sayesinde hem güçlü hem de esnek bir yapıya sahip olan kalça eklemi, omuz ekleminden sonra vücudun en geniş hareket aralığına sahip olan eklemidir.

Kalça anatomisini oluşturan yapılarda herhangi bir zorlanma, zedelenme, yaralanma veya hastalık durumunda kalça ekleminin hareket açıklığı ve ağırlık taşıma yeteneğini olumsuz etkilenerek, kalça ağrısı başta olmak üzere çeşitli yakınmalara yol açar.

İçindekiler:

Kalça eklem anatomisi

Kalça eklemini oluşturan yapılardaki bozukluklar başta kalça ve kasık ağrısı gibi yakınmalara ve yürüme zorluğuna neden olabilir. Bu nedenle, kalça eklem anatomisini oluşturan yapıların özelliklerinin bilinmesi, kalça eklemiyle ilgili hastalıkların tanısı ve doğru tedavi yöntemlerinin belirlenmesinde önemlidir.

Kalça eklem yapısı

Kalça eklemi ‘’top-yuva’’ tipi eklem olarak bilinir ve femur (uyluk kemiği) ile pelvisin (leğen kemiği) birleşmesiyle meydana gelir. Kalça ekleminin ‘’top’’ bölümü femur başını, ‘’yuva’’ ise pelvis kemiğinin fincan şeklindeki yuva bölümü olan asetabulumu ifade eder. Kalça anatomisinde femur başının, asetabuluma yerleşimi top ve yuva uyumuna benzediği için top-yuva eklemi olarak bilinir.

Kalça eklemini oluşturan kemikler

kalça eklem anatomisi

Kalça eklemikalçanın bacaklar ve gövdeyi birleştirdiği bağlantı noktası olup iki kemikten oluşur: femur (uyluk kemiği) ve pelvis (leğen kemiği).

Pelvis: Merkeze doğru daralan, büyük, basık ve düzensiz şekilli bir kemik olan pelvis, geniş yapısı nedeni ile leğen kemiği olarak da isimlendirilir. Pelvisin sağ ve sol dış kenarlarında asetabulum denilen ve kalça ekleminin yuva bölümünü oluşturan çukur bölüm vardır. Asetabulumfemur başı ile birleşerek kalça eklemini oluşturur.

Femur: Kalça anatomisinde en önemli yapılardan biri femurdur. Uyluk kemiği olarak da bilinen femur insan vücudunun en uzun kemiklerinden biridir. Uyluk kemiğinin üst kısmı olan femur başı eklemin top bölümünü oluşturur. Bu top şeklindeki femur başı, astebular yuvaya yerleşerek kalça eklemini meydana getirir. Bir topun yuva içindeki hareketine benzer şekilde, femur başı asetabulum içinde her yöne doğru dönme ve kayma hareketleri yaparak kalça ekleminin geniş hareket açıklığı sağlanır.

Kalça eklem kıkırdağı

Kalça eklemi, bacağın rahat ve sorunsuz bir şekilde hareket etmesini ve kalça anatomisini oluşturan yapılar arasında uyumu sağlayan eklem kıkırdağı adı verilen pürüzsüz bir yüzey ile kaplıdır. Kalça eklem kıkırdağı hem asetabulum hem de femur başını kaplayarak bir yastık görevi görür ve eklemi oluşturan kemiklerin birbiri üzerinde kolay ve yumuşak biçimde hareket etmesini sağlar. Kalçada ayrıca asetabulumun etrafını bir conta gibi kaplayan, labrum adı verilen güçlü bir kıkırdak yapısı bulunur.

kalça eklem kıkırdağı

Labrumkalça ekleminde yuva derinliğini arttırarak eklemin stabilitesini sağlarken, esnekliğe de izin verir. Sinovyal sıvı olarak adlandırılan eklem sıvısını eklem kıkırdağı ile temas halinde tutan labrum, böylece eklem içinin kayganlaşmasında da rol alır. Kalça eklemini saran zar dokusu sinovyadan salınan sinovyal sıvı, kaygan bir ortam sağlar ve eklemi oluşturan yüzeyler arasındaki sürtünmeyi azaltır. Böylece kalça eklem hareketlerinin rahatça yapılabildiği uygun bir ortam oluşturur. Eklem kıkırdağı hasar gördüğünde veya aşınıp yıprandığında, kalça anatomisini oluşturan kemik yüzeyleri arasında sürtünme başlar. Eklem kıkırdağının darbe ve yüklenmelere karşı dayanıklılığı azalır. Bu durum kalça kireçlenmesine yol açar.

Kalça eklemindeki bağlar

Kalça ekleminin esas görevi vücut ağırlığını taşımak ve bacaklar ile gövdeyi birleştirip hareketliliği sağlamaktır. Bunun için eklem hem hareket açıklığına sahip olmalı hem de stabil yani sağlam bir sabitliğinin olması gereklidir. Kalçanın stabilitesi; kalça anatomisinde yer alan eklem kapsülükalça eklemini çevreleyen kaslar ve bağlar (ligamentler) tarafından sağlanır. Kalça eklem kapsülü, eklemi sararak eklemi oluşturan yapıları bir arada tutan güçlü bir dokudur. Eklem kapsülünün etrafı bağlarla çevrilidir ve bu bağlar kemikleri birbirine sıkıca bağlayarak kalça ekleminin stabilitesini sağlarlar.

kalça eklem bağları

Kalça ekleminde bulunan bağlar;

İliofemoral bağ: Pelvis kemiğini femur başına bağlayan Y şeklindeki bağdır. İliofemoral bağ kalça ekleminin ön tarafında bulunur ve bacağın kalçadan arkaya doğru aşırı gerilmesini engeller.

Pubofemoral bağ: Pelvis kemiğinin pubis olarak adlandırılan ön kısmı ile iliofemoral bağ arasında uzanan üçgen şeklideki bağ dokusudur.

İskiofemoral bağ: Pelvis kemiğinin iskium adı verilen bölümü ile femur başı arasında bulunur. Kalça eklem kapsülünün lifleriyle birleşen çok güçlü bir yapıya sahiptir.

Ligamentum teres: Femur başının tepesinden asetabular yuvaya uzanan küçük bir bağdır. İçinde femur başının bir bölümüne kan sağlayan bir arter geçer.

Kalça eklem bölgesindeki kaslar

Kalça anatomisinin özel yapısı nedeniyle kalça eklemi geniş bir eklem hareket açıklığına sahiptir. Kalça ekleminin hareketleri; fleksiyon (bacağın gövdeye doğru kıvrılarak yaklaşması), ekstansiyon (bacağın arkaya doğru esnemesi), addüksiyon bacağın vücudun orta hattına yaklaşması veya tersine uzaklaşması, abdüksiyon bacağın içe ve dışa dönmesi (iç ve dış rotasyon) olarak sıralanabilir. Kalça eklemi bu hareketleri yapmasını sağlayan pek çok kas ile çevrilidir.

kalça eklem kasları

Kalça çevresindeki kaslar;

Gluteal kaslar: Kalçanın arkasında bulunan ve yuvarlak yapıyı da oluşturan kaslardır. Kalça anatomisinde gluteal kaslar; Gluteus minimus, gluteus maximus ve gluteus medius olmak üzere üç farklı kas grubundan oluşur. Temel olarak bacağın arkaya ve yana doğru açılmasını sağlarlar.

Addüktör kaslar: Bu kaslar, kasık ve bacağın iç kısmında bulunurlar ve bacağın addüksiyonuna yani orta hatta doğru hareket etmesine yardımcı olurlar.

İliopsoas kası: Kalça ekleminin önünde derinde bulunan ve femurun iç yüzeyine kadar uzanan bir kastır, fleksiyon bacağın gövdeye doğru kalçadan kıvırılarak yaklaşmasını sağlar.

Hamstring kası: Pelvisin alt ucundaki iskium çıkıntısından başlayarak uyluk arkasından aşağı dize doğru uzanan kaslardır. Kalça ekleminin arka bölümünden geçtikleri için kalçayı geriye doğru çekerek (ekstansiyona) yardımcı olurken dize de kıvırma hareketini yaptırırlar.

Randevu için tıklayınız

Kayhan Turan

Op. Dr. Kayhan Turan, Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanıdır. Uzmanlık alanları arasında Robotik Protez Cerrahisi, Eklem Protezi, Artroskopik Cerrahi, Regeneratif Ortopedi ve Spor Ortopedisi bulunmaktadır. Aynı zamanda, Robotik Ortopedi Cerrahi Derneği'nin (ROCD) başkanı ve İstanbul Atlas Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Bursa'daki Robotik Ortopedi Cerrahi Merkezi ile Turan Turan Sağlık Grubu'nun medikal direktörüdür.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Başa dön tuşu