Kemik Erimesi ve Eklem Kireçlenmesinin Farkları Nelerdir?
Kemik erimesi (osteoporoz) ve eklem kireçlenmesi (osteoartrit) iki farklı tıbbi durum olsa da birbiri ile sıkça karıştırılmaktadır. Ancak her iki hastalıkta da farklı belirtiler görülerek farklı tanı ve tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.
Osteoporoz, kemiklerin içyapısının zayıflayarak kırıklara eğimli hale gelmesidir. Genellikle sessizce ilerleyen osteoporoz kırık oluşana kadar herhangi bir belirti göstermeyebilir. Osteoartrit ise vücut ağırlığı, genetik, travma veya aşırı kullanıma bağlı olarak eklemlerde gelişen bir durumdur. Özellikle eklemdeki kıkırdak dokunun aşınıp bozulması ile seyreden kireçlenme; ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı gibi belirtiler ile kendini gösterir. Sonuç olarak ise iki hastalık arasındaki temel ayrımı şu şekilde ifade etmek mümkündür; kireçlenme bir eklem sorunu iken osteoporoz bir kemik sorunudur.
İçindekiler
- Osteoporoz (Kemik Erimesi) Nedir?
- Osteoporoz Çeşitleri Nelerdir?
- Kemik Erimesinde Erken Tanı Neden Önemlidir?
- Osteoartrit (Eklem Kireçlenmesi) Nedir?
- Osteoartrit Belirtileri ve Tedavisi?
- Osteoporoz Neden Olur?
- Eklem Kireçlenmesi Neden Olur?
- Kemik Erimesi ve Eklem Kireçlenme Neden Birbiriyle Karıştırılır?
- Kemik Erimesi ve Kireçlenme Arasındaki Benzerlikler ve Farklar Nelerdir?
- Osteoporoz Ve Osteoartrit Arasındaki Benzerlikler
- Osteoporoz Ve Osteoartrit Arasındaki Farklılıklar
- Sık Sorulan Sorular
Osteoporoz Nedir?
Osteoporoz başka bir deyişle kemik erimesi, kemik dokusunun mikro mimarı yapısının bozulması ve düşük kemik kütlesi ile karakterize bir hastalıktır. Kemiklerde kırılma riskinin artmasına neden olan osteoporoz kaynaklı kırıklar sıklıkla kalça, omurga ve el bilekte görülmektedir.
Osteoporoz Çeşitleri Nelerdir?
Osteoporoz kemik metabolizması üzerinde etkili olan faktörlere bağlı olarak iki grupta sınıflandırılmaktadır. Bunlar; primer ve sekonder osteoporozdur.
- Primer Osteoporoz: Bu tip kemik erimesinde, kemik kaybı ve kırık gelişme riskinde yaşa bağlı artış görülmektedir. Ek olarak primer osteoporozda kendi içerisinde iki alt gruba ayrılmaktadır;
- Tip 1: 50-75 yaş aralığındaki menopoz sonrası kadınlarda görülmektedir. Bunun nedeni ise trabeküler kemikte östrojen eksikliğinden kaynaklı kayıpların bulunmasıdır. Kadınlarda menopoz sonrası dönemde görülen osteoporozda kemik kaybı hızlıdır. Özellikle el bilek bölgesi ve omurga kırıkları gözlenmektedir.
- Tip 2: 75 yaş ve üzeri olan bireylerde görülmektedir. Kemik kaybı uzun süreli ve yavaştır. Aynı zamanda Senil osteoporoz olarak bilinen grupta hem trabeküler hem de kortikal kemikte içeriğinde kayıp meydana gelir. Bu grup hastalarda ise sıklıkla kol ve kalça kırıkları izlenir.
Sekonder osteoporoza neden olan çeşitli durumlar olabilir;
- Aşırı zayıflık,
- Hareketsiz yaşam tarzı,
- Sigara ve alkol bağımlılığı,
- Olumsuz beslenme alışkanlıkları,
- Yetersiz D-vitamini ve kalsiyum alımı,
- Tekrarlayan düşme öyküleri,
- Genetik ve hormonal bozukluklar,
- Bazı süregen hastalıklar,
- Bazı ilaçlar.
Kemik Erimesinde Erken Tanı Neden Önemlidir?
Osteoporoz tanısının vücutta herhangi bir kırık oluşmadan önce belirlenmesi çok önemlidir. Erken dönemde teşhis edilerek tedaviye başlanması kırık gelişimini engellemektedir. İlk olarak erken tanı için “Kemik Mineral Yoğunluğu (KMY)” ölçümünün yapılması gerekir. KMY ölçümü ile kemiklerdeki yoğunluğun saptanmasının ardından kırık riski hesaplanır. Son olarak ise Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından belirlenen T-skoru değerlerine göre kemik erimesi ve kemiklerde kırılma riski belirlenir4 (Tablo 1).
T-skor değerine göre; osteopeni yani kemik erimesi başlangıcı düşünülen hastalara, kalsiyum ve D-vitamin takviyesi ile birlikte kas gücünü ve dengeyi arttırıcı egzersiz programı önerilir. Bununla birlikte T-skor değeri düşük ve osteoporoz tespit edilen kırık riski yüksek hastalara ise; egzersiz, kalsiyum ve D-vitamini takviyesinin yanı sıra uygun ilaç tedavilerinin başlanması gerekir.
KMY Ölçümü T Skor Değeri | Tanım |
+1 ile -1 arasında | Normal Değer |
-1 ile -2,5 arasında | Kemik Erimesi Başlangıcı (Osteopeni) |
-2,5 ve altında | Kemik Erimesi (Osteoporoz) |
Osteoartrit (Eklem Kireçlenmesi) Nedir?
Osteoartrit (Eklem kireçlenmesi), eklem kıkırdağının kaybı ve yıkımı başta olmak üzere tüm eklem yapılarını etkileyen süregen romatizmal bir hastalıktır5. Ek olarak ise genetik, biyomekanik, metabolik ve biyokimyasal faktörlerin etkilerine bağlı oluşmaktadır.
Eklem içi sıvının azalması olarak ifade edilen ve çoğunlukla yaş ilerlemesi ile birlikte ortaya çıkan kıkırdak incelmesi ve hücresel kayıplar eklem kireçlenmesine neden olmaktadır. Ancak kıkırdak kaybının yanı sıra kıkırdak altı kemik yapısında bozulma, kist oluşumu ile birlikte yumuşak dokularda da değişiklikler meydana gelir. Bu durum ise eklemlerin yapısını bozarak, ağrı ve hareket güçlüğüne neden olur.
Osteoartrit vücutta yer alan tüm eklemleri etkileyebilir. Özellikle kalça, diz ve omurgada görülmektedir6. İleri yaş ve fazla kilo ile ilişkili olan birincil eklem kireçlenmesinin nedeni ise henüz tam olarak bilinmemektedir7. Fakat ikincil kireçlenme; travma, yapısal eklem sorunları veya dizilim bozukluğu, bazı nörolojik ve metabolik hastalıklar sonucunda etkilenen eklemde gelişebilir. Ayrıca birincil kireçlenmede yaşlanma ve hastalık yaşı arasında belirgin bir ilişki söz konusuyken, ikincil eklem kireçlenmesinde hastalığın ortaya çıktığı yaş, altta yatan nedenlere bağlı olarak değişiklik gösterir.
Osteoartrit klinik verileri, eklem kıkırdağında meydana gelen değişimlerin genç yaşlarda da ortaya çıkabileceğini göstermektedir. Bu konuda yapılan diğer çalışmalar ise, 70 yaşından sonra kireçlenmede belirgin bir ilerleme yaşanmadığını ortaya koymaktadır8. Aynı zamanda yaşlılık ile ilişkili meydana gelen eklem kıkırdağı değişimleri ile kireçlenmeye bağlı ortaya çıkan kıkırdak dokusu değişimleri birbirinden farklıdır9.
Kireçlenme çoğunlukla diz ekleminde görülmektedir. Bu konuda yapılan çalışmalar, 50 yaşın üzerindeki kişilerin %14’de diz kireçlenmesinin görüldüğünü ortaya koymaktadır. Ayrıca bu oran kadınlarda 2 kat daha fazladır.
Osteoartrit Belirtileri ve Tedavisi?
Eklem kireçlenmesi belirtileri; eklemde sertlik, şişlik, ağrı ve hareket kaybına bağlı günlük aktivitelerde zorlanma olarak karşımıza çıkar. Özellikle eklemlerin fazla kullanılması ve ilerleyen zaman ile birlikte yakınmalarda artış meydana gelir.
Osteoartrit tedavisi, eklemdeki hasarın derecesine göre belirlenmektedir. İlk olarak kireçlenmenin erken dönemlerinde; ağrı kesici ilaçlar, egzersiz ile kasların güçlendirilmesi, fizik tedavi uygulamaları ve kilo kontrolü de yakınmalar kontrol altına alınabilir. PRP /TZP olarak bilinen Trombositten Zengin Plasma Enjeksiyonları ve Kök Hücre Uygulamaları gibi rejeneratif tedavilerin diz eklem kireçlenmesinde süreci yavaşlattığı gösterilmiştir. Ancak tedavilere yanıt vermeyen ağrı, hareket kısıtlılığına neden olan belirgin eklem kireçlenmesinde ortopedik cerrahi yöntemler ile başarılı sonuçlar alınmaktadır10.
Osteoporoz Neden Olur?
Kemik mineral yoğunluğunun azalması ile kemikleri basit darbelere karşı bile dayanıksız hale getiren kemik erimesinin (osteoporoz) nedenleri11;
- Cinsiyet
Osteoporoz düşük kemik mineral yoğunluğu ve menopoz döneminde yaşanan hormonal değişime bağlı olarak kadınlarda, erkeklere oranla daha fazla görülmektedir.
- Yaş
Özellikle yaş her iki cinsiyet içinde önemli bir risk faktörüdür. Yaşlanmaya bağlı gelişen kronik hastalıkların tedavisi için kullanılan ilaçlar, kalsiyum ve D-vitamini emilimlerinin azalmaktadır. Buna bağlı olarak ise osteoporoz riski artmaktadır. Ek olarak osteoporoza neden olan diğer durumlar ise; düşme sayısında yaşanan artış ve hareketliliğin kısıtlanması ile birlikte kemik kırıklarının artmasıdır.
- Doğurganlık ve Menopoz
Kadınlarda doğum sayısının fazla olması ve emzirme döneminin uzun olması kalsiyum takviyesini gerektirmektedir. Bu konuda yapılan çalışmalar emzirme süresi ile vertebra kemiklerinde meydana gelen erime arasında ilişki olduğunu ortaya koymaktadır. Aynı zamanda kadınlarda 50 yaş ve sonrası menopoza bağlı oluşan östrojen eksikliği de osteoporozun sık görülme nedenidir.
- Vücut Ağırlığı
Eklem kireçlenmesi vücut kitle indeksi yüksek olan kadınlarda daha fazla görülürken, zayıf kadınlarda osteoporoz riski daha fazladır. Bu durumda vücut kitle indeksinin (VKİ) ideal aralıklarda tutulması kemik kütlesinin korunmasında önemlidir. Bu sebepten dolayı Dünya Sağlık Örgütü, osteoporoz riskinin azaltılması için vücut kitle indeksinin en az 19 kg/m² olması gerektiğini vurgulamaktadır. Vücut kitle indeksi (VKİ) = vücut ağırlığı (kg) / boy2 (m2) olarak hesaplanır.
Kişilerin yeterli miktarda kalsiyum almamaları kemik yoğunluğunun azalmasına bu durum ise osteoporoza neden olmaktadır. Erişkin bir bireyin vücudunda kalsiyum, sodyum, flor, çinko, magnezyum kemik yapısı minerallerini oluşturmaktadır. Besinlerden alınan kalsiyumun sindirim sisteminden emilebilmesi için D-vitamini gerekir. D-vitamini eksikliği; çocuklarda raşitizm hastalığı, erişkinlerde osteomalazi hastalığı, kemik erimesi ve kırık riskini arttırır. Aynı zamanda fazla tuzlu yemekler yiyenler ve kahve içenlerde idrardan kalsiyumun atılımının arttığı gözlenmiştir. Buna bağlı olarak ise kemik mineral yoğunluğunun azaldığı bilinmektedir.
- Fiziksel Aktivite
Yeterli düzeyde yapılmayan fiziksel aktivite ve hareketsizlik osteoporoz riskini arttırmakta olan faktörler arasındadır. Hareketsiz bir yaşam tarzı hem kemik erimesi hem de kireçlenme riskini arttırdığı gibi, aşırı derecede yapılan sportif aktivitelerde eklem kireçlenmesi ve kemik erimesine neden olabilir. Özellikle, yoğun antrenmanlar yapan profesyonel kadın sporcularda kemik erimesi ile sonuçlanan hormonal değişikler gelişebilir.
- Hastalık ve İlaçlar
Çeşitli hastalıklar ve bunların tedavisinde kullanılan bazı ilaçların uzun süreli ve kontrolsüz kullanımı osteoporoza neden olabilir. Bu ilaçlar arasında başta kortizon grubu ilaçlar olmak pek çok farklı ilaç bulunmaktadır. Özellikle uzun süreli kullanımı gereken tüm ilaçların bu ve benzeri farklı yan etkileri olabileceğinden, mutlaka doktorunuzun önerisi ve takibi altında kullanmalısınız.
- Sigara ve Alkol
Sigara, farklı mekanizmalar ile kalsiyum ve D-vitamini oranlarını da etkileyerek kemik yoğunluğunun azalmasına neden olmaktadır. Ayrıca alkol kullananlarda da kemik erimesine bağlı kırık oluşma riskinin yüksek olduğu gösterilmiştir.
- Genetik Faktörler
Çalışmalar kişilerin maksimum kemik kitlesine 20-30 yaşlarında ulaştıklarını ve bunun derecesini belirlemede genetik faktörlerin belirgin etkisi olduğunu ortaya koymuştur.
Eklem Kireçlenmesi Neden Olur?
Eklem yapısında yaptığı bozulma sonucunda ağrı ve hareket güçlüğüne yol açan eklem kireçlenmenin (osteoartrit) nedenleri;
- Yaş
Yaşlanmaya bağlı olarak görülen en yaygın hastalık eklem kireçlenmesidir. 75 yaş ve üzeri bireylerin %80’inden fazlasında görülmektedir.
- Cinsiyet
Kireçlenme kadınlarda, erkeklere oranla iki kat daha fazladır. 50 yaşında sonra cinsiyet farklılıklarına bağlı gelişen osteoartrit ise östrojen eksikliği ile ilişkilidir.
- Genetik Faktörler
Kireçlenmede genetik faktörlerin etkisi %50-%65 oranındadır.
- Obezite
Vücut kitle indeksi yüksek şişman kadınlarda osteoartrit riski yüksektir. Kemik erimesi ise aşırı zayıf kadınlarda daha fazla görülmektedir.
- Eklem Bozuklukları ve Travma
Travma ve zedelenme diz kireçlenmesinin en yaygın nedenleri arasındadır. Fakat doğumsal kalça çıkığı, avasküler nekroz gibi durumlar da zamanla kalça kireçlenmesine yol açar.
- Mesleki Zorlanmalar
Uzun süre çömelerek çalışılan mesleklerde diz kireçlenmesi daha sık görülmektedir.
- Fiziksel Aktivite Yetersizliği ve Spor
Hareketsizlik ve yeterli egzersiz yapılmaması da eklemlerde kireçlenme ve tutukluğu arttıran bir durumdur. Özellikle hareketsiz bir yaşam tarzı hem kireçlenme hem de kemik erimesini arttırdığı gibi, aşırı yoğun sportif aktiviteler de eklem kireçlenmesi ve kemik erimesine neden olabilir. Boks, güreş, futbol vb. sporların eklemlerde kireçlenme riskini arttırdığı belirlenmiştir.
- Kas Güçsüzlüğü ve Derin Duyu Bozukluğu
Felçli veya çeşitli nörolojik hastalıklara bağlı gelişen kaslarda güçsüzlüğü, hastalarda eklemde kireçlenme başlamasına veya var olan kireçlenmenin artmasına neden olur. Aynı zamanda eklemlerdeki reseptörlerin hasarına bağlı oluşan derin duyu (proprisepsiyon) bozukluğu kireçlenmeye neden olmaktadır. Bu duruma örnek olarak, genellikle şeker hastalarının ayaklarında görülen Charcot eklem hastalığı gösterilebilir.
- Bağ Gevşekliği (Hipermobilite)
Zorlanmaya bağlı bağ yaralanmalarında olduğu gibi yapısal olarak da bağ dokusu gevşek olanlarda osteoartrit riski fazladır.
- Sigara
Sigara kullanımı kireçlenmeye neden olan faktörler arasındadır.
- Diğer Hastalıklar
Eklem kireçlenmesi ile ürik asit yüksekliği ve şeker hastalığı arasında obeziteden bağımsız bir ilişki olduğu belirlenmiştir.
Kemik Erimesi ve Eklem Kireçlenme Neden Birbiriyle Karıştırılır?
Kemik erimesi ve eklem kireçlenmesi toplumda birbiriyle karıştırılan iki farklı hastalıktır. Bu durumun nedeni ise her iki hastalığında aynı anda görülme sıklığının fazla olmasıdır. Ancak bilmemiz gereken temel nokta; osteoartit (eklem kireçlenmesi) bir eklem ve kıkırdak sorunu iken; osteoporoz (kemik erimesi) ise kemik sorunu olduğudur.
Osteoporoz, kemik mineral yoğunluğunun azalması ile birlikte kemiklerde kırılganlığın artması ile kırık riskinin arttığı bir kemik rahatsızlığıdır. Osteoartrit ise eklemde kıkırdak aşınması ve yapısal bozulma ile birlikte ağrı ve hareket zorluğuna yol açan bir eklem hastalığıdır.
Kemik Erimesi ve Kireçlenme Arasındaki Benzerlikler ve Farklar Nelerdir?
Osteoporoz Ve Osteoartrit Arasındaki Benzerlikler
Kemik Erimesi (Osteoporoz) | Kireçlenme (Osteoartrit) | |
Yaş | 50 yaş üstü daha sık | 50 yaş üstü daha sık |
Cinsiyet | Kadınlarda daha sık | Kadınlarda daha sık |
Genetik Faktörler | Etkili | Etkili |
Yetersiz Fiziksel Aktivite | Risk artar | Risk artar |
Diğer Hastalıklar | Riski artırır | Riski artırır |
Beslenme şekli | Etkili | Etkili |
Osteoporoz Ve Osteoartrit Arasındaki Farklılıklar
Kemik Erimesi (Osteoporoz) | Kireçlenme (Osteoartrit) | |
Etkilenen Yapı | Kemikler | Eklemler |
En Sık Tutulan Bölge | Omurga, kalça, önkol | Omurga, el, diz, kalça, omuz |
Vücut Kitle İndeksi (VKİ) | VKİ düşük olanlarda (zayıf) | VKİ yüksek olanlarda (şişman) |
Yakınmalar | Belirti vermez, sessiz | Ağrı, tutukluk, hareket zorluğu |
Tanı | Muayene-Kemik Yoğunluğu Ölçümü | Muayene – Röntgen |
Tedavi | Egzersiz-kalsiyum-D vitamini Kemik yoğunluğunu arttıran ilaçlar | Ağrı kesici ilaçlar – Egzersiz Eklem enjeksiyonları -Fizik tedavi |
Cerrahi Tedavi | Kırık ameliyatları | Eklem protezi ameliyatı |
Kemik erimesi veya eklem kireçlenmesi ile ilgili sorunlarınız hakkında ayrıntılı bilgi almak için; iletişime geçebilirsiniz.
Online randevu için tıklayınız.
Sık Sorulan Sorular
Kemik erimesi ve eklem kireçlenmesi ile ilgili birçok konuyu buraya kadar açıklamaya çalıştık ancak bu iki konu hakkında bazı sık sorulan sorular var ve bunlardan bazılarını “Sıkça Sorulan Sorular” bölümünde sizler için cevaplamaya çalışacağız.
- Kemik Erimesinden (Osteoporoz) Korunmak Mümkün Mü?
Gerekli miktarlarda D-vitamini ve kalsiyum alımı, düzenli egzersizler, kronik hastalıklardan korunma, sigara ve alkol kullanımından uzak durulması ile kemik erimesi riskini azaltılabilir.
- Genç Yaşta Kemik Erimesi Yaşanır mı?
Kemik erimesine neden olabilecek hastalık, ilaç kullanımı ve genetik faktörlere bağlı olarak gençlerde de görülebilmektedir. Fakat gebelik ve emzirme dönemlerinde de ortaya çıkmaktadır.
- Kemik Erimesi Belirtileri Nelerdir?
Kemik erimesi başlangıç evresinde belirti göstermeyebilir. Ancak hastalığın ilerlemesine bağlı olarak bireylerde görülebilecek kemik erimesi belirtileri; boyda kısalma, sırt ağrısı ve kamburlaşma, duruş bozukluğu, omurga, kol, el bilek ve kalça kırıkları olarak sayılabilir.
- Osteoporoz Tedavi Edilebilir mi?
Kemik erimesi tedavi edilebilen bir hastalıktır. Öncelikle tedavideki amaç kemik mineral yoğunluğunu ve kemik kalitesinin arttırılması ve kırık oluşumunun engellenmesidir. Bu nedenle hastalara egzersiz programı, dengeli ve sağlıklı beslenme, kalsiyum ve D-Vitamin takviyesi ile farklı ilaç tedavileri önerilir.
- Osteoartrit Belirtileri Nelerdir?
Kireçlenme belirtileri hangi eklemin etkilendiğine bağlı olarak değişmektedir. Diz kireçlenmesi olanlarda; ağrı, tutukluk, yürümekte ve çömelmekte zorluk gibi yakınmalar olur. Kalça kireçlenmesi olanlarda; kalça veya kasık ağrısı, yürürken topallama gibi yakınmalar görülebilir. Boyun kireçlenmesinde; boyun, kol ve baş ağrısı, baş dönmesi, boyunda tutulma, kollarda güçsüzlük, ellerde uyuşukluk gibi belirtiler görülebilir.
- Kireçlenme Kemik Erimesi Yapar Mı?
Kireçlenme ve kemik erimesi arasında bir ilişki ve bağlantı söz konusu değildir. Fakat eklem kireçlenmesi olan bir kişide kemik erimesi ya da kemik erimesi olan bir kişide eklem kireçlenmesi görülebilir. Kısacası biri diğerinin nedeni veya sonucu değildir15.
- Kireçlenmenin (Osteoartrit) Tedavisi Var Mı?
Kireçlenmeyi tamamen ortadan kaldıran bir tedavi bulunmamaktadır. Ancak kireçlenmenin vücutta hangi eklemi tuttuğuna ve derecesine göre çeşitli tedavi yöntemleri vardır. Bunlar; ağrı kesici ilaçlar, egzersiz, fizik tedavi, PRP/TZP, kök hücre uygulamaları, sinir blokları ve eklem protez ameliyatlarıdır.
Kemik erimesi ve eklem kireçlenmesi ile ilgili merak edilen soruların cevaplarını “Sık Sorulan Sorular” bölümünde sizler için yanıtladık. Eğer sizde eklem kireçlenmesi ya da kemik erimesi rahatsızlığı yaşıyorsanız, sorularınızı bizimle paylaşabilirsiniz.
Sorularınızı iletmek için sosyal medya hesaplarımızdan veya iletişim bilgilerimizin yer aldığı linkten bize ulaşabilirsiniz.
Mehraba
İki aydır diz ağrısı şikayetlerim vardı irm taramasından sonra sağ dizimde çürüme başlangıcı olduğunu doktorum söyledi. Bu duruma karşı hiç bir önlem alma tavsiyesinde bulunmadı?
Ağrılar çoğalırsa ağrı kesici almamı tavsiye eti ve iki ay sonra tekrar radyo çekilmek gerekiyormuş?
Bu rahatsızlığın için ne tavsiye edersiniz.
Saygılarımla
Merhaba Ercan Bey, öncelikle geçmiş olsun. Sağlık probleminiz ile ilgili sizi doğru bilgilendirebilmemiz için muayeneye bulgularınızı görmemiz gerekir. Dizinize ait yakın zamanda çektirmiş olduğunuz röntgen ve MR görüntülerinizi bize gönderdiğiniz takdirde incelenip size durumunuz hakkında geri dönüş sağlayabiliriz. Kemik, eklem ve kas problemleriniz ile ilgili her türlü sorun ve sorularınız için bizimle dilediğiniz zaman 0505 999 1 777 numaralı hattımızdan iletişime geçebilirsiniz. Sağlıklı günler dileriz…